top of page

Nâ-mümkün Aşk: Mihrimah Sultan ve Koca Mi'mâr Sinân Ağa

Kırık bir kalple sağlam bir cami nasıl yapılır?



Sultanlar sultanı, Devlet-i Aliyye’nin Muhteşem Süleyman’ının berceste aşkı, Rutenyalı Roxelana’dan doğma; güneş ve ay: Mihrimah.


Güzelliği, ay ışığının denizi öpmesiyle oluşan bir yakamozu andırıyor; güneşin ısıttığı berrak sular gibi dillere destan olmuş bir ışıltı saçıyordu. Şems ve Kamer adeta bir insan silüetine bürünmüş, Farsçada güneş ve ay anlamına gelen Mihrimah Sultan’ı oluşturmuştu.

Muhteşem Süleyman’ın yardımsever ve akıllı kızı Mihrimah Sultan, hayatının büyük bir kısmını saray işlerinde çalışarak geçirmiş ve devlet işlerinde danışmanlık yapmıştır. Aydın ve sofistike yapısıyla Osmanlı İmparatorluğu’na ekonomik ve siyasal yardımlarda bulunan Mihrimah Sultan, annesi Hürrem Sultan gibi dönemin zihniyetinin kadına dayattığı kalıpları yıkarak güçlü kadınlar arasında yer almıştır. Dönemin en zengin kadını olarak, gerek servetini fakirlere yardım etmek amacıyla hayır işleri için kullanmış, gerekse savaş ve sefer masrafları için imparatorluğa katkıda bulunmuştur (Arkeoloji ve Sanat,2025).


Dönemin Diyarbakır beylerbeyi olan devşirme Rüstem Paşa; iyi eğitimli, Osmanlı tarihine meraklı ve büyük bir servete sahip bir devlet adamı olarak Mihrimah Sultan ile evlenmiş ve “damat” sıfatını kazanmıştır (Arkeoloji ve Sanat,2025).


Parlaklığını isminin anlamından alan Mihrimah’ın ışığından etkilenen bir başka deha vardı: 


Süleyman devrine güneş ve ayı doğuran, taşa can verip göklere çıkaran, harcı duayla karıp imanla yoğuran, yaratılanın yüreğini gök kubbeyle ısıtan, mimarlar mimarı, imparatorluğun göz nuru, Koca Mi'mâr Sinân Ağa. 


Benian’ın da belirttiği üzere, Kayseri’nin Ağırnas Köyü’nde doğan ve doğum tarihi tam olarak bilinmeyen Koca Sinan’ın, yaklaşık 1489 yılında doğmuş olabileceği görüşü çoğunluktadır. İmparatorluğun en geniş sınırlara ulaştığı dönemde yaşayan Ağay-ı Mimarân, Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murat dönemlerinde mimarbaşı olarak görev yapmış; cami, medrese, köprü, su yolları, mescit, türbe, darüşşifa, mahzen ve hamam gibi çok sayıda eser bırakmıştır.


En büyük arzusu cemaati gök kubbe misali büyük bir kubbe altında toplayan, ferah, aydınlık ve mekan birliği tam bir cami inşa etmek olan Koca Sinan (Benian, 2011), günümüze tarihe adını altın harflerle yazdırmış birçok eser bırakmıştır. Çıraklık eseri olan Şehzade Cami ve Külliyesi, kalfalık eseri olan Süleymaniye Cami ve Külliyesi, ustalık eseri ve UNESCO Dünya Mirası Listesinde de yer alan Selimiye Cami ve Külliyesi başta olmak üzere; Sultanahmet Cami, Mostar Köprüsü, Topkapı Sarayı’ndaki yapılar, Ayasofya’ya eklenen iki minare ve payandaları, Bender Kalesi ve saymakla bitmeyecek muhteşem mimari örneği oluşturan eserler, Türk Mimarisinin kıymetine kıymet katmış ve geleceğimize miras olarak kalmıştır.


Bu eserlerinden ikisi vardır ki, adeta tutku harçla yoğrulmuş, içine gönülden bir bağ akıtılarak taşa dönüştürülmüş ve göklere yükselen Mihrimah Sultan Cami’yi meydana getirmiştir. 

Biri Edirnekapı’nın tarihi sokaklarında, diğeri Üsküdar İskelesi’nin sakin kıyılarında yükselen bu eşsiz camiler, Sultan Süleyman’ın biricik kızı Mihrimah için, Mimarlar mimarı Koca Sinan’a yaptırılmıştır. İstanbul’un iki yakasında da aynı adı taşıyan bu iki cami, adeta aşkın simgesi olarak durmaktadır. 


Bir rivayete göre, 17 yaşına gelen -o zamanlar evlendirilmesi için uygun bir yaşta- Mihrimah Sultan’ın iki talibi olmuştur: birisi dönemin beylerbeyi Rüstem Paşa, diğeri ise Mimarlar Mimarı Koca Sinan. Sultan Süleyman, biricik, akıllı ve yardımsever Mihrimah’ını Rüstem Paşa ile evlendirmeye karar verir; çünkü Koca Sinan evli ve 50 yaşındadır. Ancak bilinen o dur ki, Koca Sinan, Mihrimah Sultan’a divaneler gibi aşıktır. Aşkından divane oluşu onu Mihrimah Sultan’a kavuşturamamış, bunu eserlerine yansıtmıştır. Aşkın taşa dönüşmüş haliyle oluşan bu camiler kırık bir kalpten daha sağlamdır.

 

İstanbul’un en güzel yerlerinden biri olan Üsküdar’a, Mihrimah Sultan adına cami yapılması istenir. Bu isteği kabul eden Koca Sinan, 1540 yılında temeli atar ve 1548 yılında caminin inşasını tamamlar. Camiyi yaparken eserine “etekleri yerleri süpüren bir kadının” tasvirini verir; cami iki minarelidir. Ancak bu caminin inşasıyla durmayan ve fermansız bir şekilde ikinci bir caminin inşasına başlayan Koca Sinan, bu kez rotasını Edirnekapı’nın tarihi sokaklarına çizmiştir. Küçük ve tek minareli bu cami, Mihrimah Sultan’ın asil ve duru güzelliğine benzetilerek içindeki süslemeler ve minare kenarlarındaki işlemelerle, Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır. Tek minareli olması ise, yalnızlığı simgelemektedir; belki de bu cami aşkın en imkansız halidir. (anonim, 2008)

Gerçek olup olmadığı bilinmez; ancak bir devrin ve mimarinin mirası olarak güzel topraklarımızda duran bu eserler hem tarihimizin hem de değerimizin en kıymetli parçalarındandır.


Rota oluşturma sırası siz değerli okuyucuya gelince; 

Bu iki konum, Koca Sinan tarafından ustaca seçilmiştir. Güneşin doğuşu ve batışı hesaplanarak belirlenen bu iki nokta, gece ile gündüzün eşit olduğu 21 Mart tarihinde -yılın sadece o günü- yani Mihrimah Sultan’ın doğum gününde eşsiz bir manzara sunar. Edirnekapı ve Üsküdar’daki Mihrimah Sultan Cami’lerini iki konumdan da görebileceğiniz bir noktadan bakıldığında göreceğiniz eşsiz manzara şudur: Edirnekapı Mihrimah Sultan Cami’sinin tek minaresinin arkasından güneş batarken, Üsküdar’daki Mihrimah Sultan Cami’nin iki minaresi arasından ay doğmaktadır.


Esra Ünal <3

  

Tutku nereye kadar yakar yaratılanı?

Nereye kadar sürer Ser-Mimaran-ı Hassa’yı?

Kaybolmuş kün’ananın batışını nereden seyreder Koca Sinan? 

Bercestelerin bercestesini, Selimiye’sinin ters gülü Mihr-i mahını nereye kadar seyreder yaratılan?

Kün’ananın doğuşuyla işitilir; onun sonsuz mey ırmaklarından alamadığı sesi

İşit ve bul kendini; mekfûd olmuş kendini

Yak kendini, mermerin tenini yaktığı, mumun odayı ısıttığı kadar

İşte gör kendini tarihi sokaktan, sakin kıyıya

Nâ-mümkin bu Aşk haram sana bilmediğin kadar


SERAVİ


KAYNAKÇA:

  1. Arkeoloji ve Sanat. (2025). Mihrimah Sultan ve tekrarlanan portreleri. Arkeoloji ve Sanat. Erişim adresi: https://www.arkeolojisanat.com/shop/blog/mihrimah-sultan-ve-tekrarlanan-portreleri_3_1354231.html

  2. Benian, E. (2011). Mimar Sinan ve Osmanlı Cami mimarisinin gelişimindeki rolü. Bilim ve Teknik Dergisi44, 40-47.

  3. Mimar Sinan ile Mihrimah Sultan aşkı gerçeği. (2008). Mimar Sinan. https://www.mimarsinan.gen.tr/mimar-sinan-ile-mihrimah-sultan-aski-gercegi/








 
 
 

Yorumlar


1_edited.png

alacadergi.com Ekrem Topuz tarafından tasarlanmıştır.

bottom of page